Etiketler
Zayıflama sırasında öncelikle ölümcül “Dörtlüyü” (şeker, beyaz un, işlenmiş yağlar ve süt ürünleri/aşırı hayvansal protein) kesmeniz lazım ve daha çok taze meyve, sebze, tam tahıllı gıdalar ve arada bir az bir miktar balık yemeye başlamalısınız. Ayrıca yüksek kalitede besin takviyeleriyle destekledi. Önceki diyetlerinde Melissa hep bir şeylerden mahrum kaldığını hissediyordu. Bu durumda biber hapı kullanmak uygun olacaktır.
Biber hapı ile desteklediği diyetinde kalori saymak zorunda değildi. Tek yapması gereken taze, işlenmemiş gıdaları (besin değeri yüksek gıdaları) doğanın sunduğu gibi yemekti, hem de canının istediği kadar! Daha az yiyerek kiloyu kontrol etmeye çalışmak hiçbir zaman işe yaramamıştı. Bu diyeti biber zayıflama hapı ile de desteklemek lazım. Gerçek yemek yerken, iştahını tatmin edebiliyor ve yine düşük kalori‘ li bir diyet uygulayabiliyordu.
İyi bir diyet sadece Melissa’ nın yeni yaşam tarzının temeliydi ve biber hapı’ yla desteklemesi gerekliydi. Egzersiz için, Melissa kaliteli, küçük bir trambolinde zıplamaya başladı. Yağlarından kurtuldu ve kas yapmaya başladı. İşlenmiş gıdalardan uzak durarak; farklı markalarda diş macunu, şampuan, deodorant, cilt kremleri ve temizlik ürünleri kullanarak ve duş, içme suyu ve yatak odasının havası için filtreler kullanarak toksik yükünü azalttı. Şeker bağımlılığını fark ettikten sonra, bunu bağımlılığı besin takviyeleri ve beslenmesindeki değişikliklerle kırdı.
Buğday ve bazı diğer tahıllarda bulunan bir proteine, glütene alerjisi olduğunu fark ettiğinde büyük bir değişiklik yaptı. Glütenden uzak durmak için buğday, çavdar, arpa ve katkılı işlenmiş gıdalar‘ ı hayatından çıkardı. Glüteni diyetinden çıkardığı anda, otuz yıldır katlandığı depresyon sona erdi.
Yıllarca araştırma yaptıktan ve zayıflama ürünlerini test ettikten sonra, kendi kullanımım için biber diyet hapı‘ nı seçtim. Ölümcül hastalığım sonrasındaki iyileşme sürecimde, en yüksek kalitede bir besin takviyesine ihtiyacım olduğunu biliyordum. Küçük miktarlarda kirlilik ve toksin bile beni hasta ediyordu, dolayısıyla vitamin seçerken saflık benim için en önemli kriterlerden biriydi. Bu sebeple zayıflama sırasında biber hapı’ nı tercih ettim.
Anlaşıldığı üzere, dolgu maddeleri ve kimyasal katkı maddeleri, çoğu vitamin markasının neredeyse yarısında bulunur. Bu dolgu maddeleri toksin ve alerjenlere neden olabilir, çözünebilirlik ve/veya emilimi etkileyebilir ve sonuçta hücresel seviyede biyolojik aktiviteyi azaltabilir. Bir vitamin takviyesi toksik yükünüzü artıracaksa veya içindeki katkı maddeleri besinlerin hücrelerin içine ulaşmasına ve içeride metabolize olmalarına engel olacaksa, o ürünü neden kullanasınız?
Tüm vitamin markalarının neredeyse yarısı, vücut tarafından kullanılabileceği hızda çözülmezler. Yeterince çabuk çözülen markalarda bile, çoğu içerdikleri besinin tavsiye edilen miktarını sağlar, oysa hastalığı önleme veya tersine çevirme süreçlerinde biyolojik olarak etkin olabilmeleri için, tavsiye edilen miktardan çok daha fazlasına ihtiyaç vardır. Zayıflama sırasında daha fazlasını istiyorsanız biber hapı kullanmalısınız. Dahası, sırf bir vitamin hapının bir besin maddesi içeriyor olması, o besinin bedeniniz için faydalı olacağı anlamına gelmez.
En çok bilinen vitamin markalarında, ucuz ve uygunsuz, düşük biyolojik aktiviteye sahip ham maddeler kullanılmaktadır. Vitamin desteklerini biber hapı ile beraber kullanmadan önce doktorunuza danışın. Bu kombinasyonlar arasında yer alan c vitamini ve biber hapı ikisi birlikte kullanılabilir. Hatta bazı üreticiler, verimliliklerini kaybetmiş, süresi geçmiş ham maddeleri çok daha ucuza temin etmeyi alışkanlık haline getirdiler. Dünyadaki en pahalı vitamin hapı, hiçbir işe yaramayandır.